27 Kasım 2007 Salı

General Motors


1908 yılında ABD'de kurulmuştur. İsmi General Motors'un kısaltmasıdır. İngilizce internet sitesi

Fiat

Üretildiği ülke: İtalya
Kurulduğu Yıl: 1899
İsmi Nereden Geliyor: Fabbrica İtaliana Automobili Torino (italyan otomobil fabrikası)
Amblemin Anlamı: Gerçek ismi uzun olduğu için firma sahibi kısaltmayla firmanın marka amblemini oluşturulmuştur. Basit amblem 60 yıl aradan sonra 1990 yılında defne ağacı çevreli daire içine yerleştirilmiştir. Amblem firmanın uzun geçmişini ve spor alanındaki başarılarını simgelemektedir.


Fiat S.p.A. (Fiat Grubu olarak da bilinir) otomobil üreticisi, finansal ve endüstriyel grup. 1899 yılında Giovanni Agnelli Tarafından Torino`da kurulmuştur. İsmini "[[Resim:Örnekadres açıklaması.jpg]]Fabbrica Italiana Automobili Torino" kelimelerinin baş harflerinden almıştır

Ferrari


Ferrari, lüks spor otomobilleri üreten İtalyan otomobil markasıdır. 1929 yılında Alfa Romeo'nun yarış takımı olarak kurulmuş, 1946 yılında otomobiller üretimine başlamıştır. Merkezi; İtalya'nın Modena şehrinin yakınındaki Maranello'dadır.

Ferrari'nin hikayesi, Enzo Ferrari'nin yaşam hikayesi olarak kabul edilir. Ferrari üzerine yayınlanan hemen hemen tüm belgeseller ve tanıtımlar da ; Enzo Ferrari'nin yaşam hikayesi anlatılır.


Spor arabaları [değiştir]Ferrari'nin ilk modelleri sadece spor amaçlı idi, günümüzdeki lüks spor arabası halinde değildi.

1948-1950 166
1951 195 Coupe
1951-1952 212 Coupe/Cabriolet
1952 340 MM Berlinetta/Spider

Orta motorlu V6/V8 [değiştir]Ferrari Dino, ortadan motorlu ilk Ferrari idi. Bu tarz, 1980lerde ve 1990lardaki hemen hemen tüm Ferrari'lerde görünmektedir.

1968-1975 Dino
1968-1973 Dino 206GT
1968-1973 Dino 246GT/GTS
1975-1989 208/308/328 GTB/GTS
1975 308 GTB/GTS
1980 208 GTB/GTS
1980 308 GTBi/GTSi
1982 208 GTB/GTS Turbo
1982 308 GTB/GTS Quattrovalvole
1985 328 GTB Berlinetta
1986 GTB/GTS Turbo
1989 348
1989 348 TB/TS
1993 348 GTB/GTS
1995-1998 F355
1994 F355/GTS
1997 355 F1
1999-2004 Ferrari 360
1999-2004 360 Modena/Spider
2003-2004 Challenge Stradale
2005 F430

Ferrari F430 TMS
2 kişilik [değiştir]Ferrari'nin ürettiği 2 kişilik arabaları, satılan arabalarının büyük bir çoğunluğunu temsil eder.

1952-1967 America
1952 340 America
1953 375 America
1956 410 superamerica
1957 410 superamerica III
1960 400 superamerica
1964 500 Superfast
1966 365 California
1953-1962 250
1952 250S/250MM
1953 250 Export/Europa
1954-1963 250 GT Europa/Boano/Ellena/Coupe Pininfarina/Lusso
1957-1960 250 GT Berlinetta/Cabriolet/California Spyder/SWB
1964 330
1966 330 GTC Coupe
1966 330 GTS Spider
1964-1968 275
1964-1965 275 GTB/GTS
1966-1968 275 GTB/4
1968 365
1968-1969 365 GTC Coupe
1969-1970 365 GTS Spider
1968-1973 Daytona
1968 365 GTB4/365 GTS4
1996-2001 550 Maranello
1996-2000 550 Maranello Coupe
2001 550 Barchetta
2002-2006 575M Maranello
2004 Barchetta
2005 Superamerica
2007 Ferrari 599 GTB

Orta motorlu 2+2 [değiştir]1974-1980 208/308 GT4
1974-1975 Dino 308GT4
1976-1980 308GT4
1975 208 GT4
1980 Mondial
1980 Mondial 8
1982 Mondial Quattrovalvole
1983 Mondial Cabriolet
1985 3.2 Mondial/3.2 Cabriolet
1989 Mondial T

Ön motorlu 2+2 [değiştir]1960-1963 250
1960-1963 250 GT 2+2
1964-1967 330
1964-1967 330 GT 2+2
1967-1971 365
1967-1971 365 GT 2+2
1968-1973 365 Daytona
1971-1972 365 GTC4
1972-1976 365 GT4 2+2
1976-1989 400/412
1976 400 Automatic
1979 400i
1985 412
1992-2003 456/456M
1992-1997 456 GT/GTA Coupe
1998-2003 456M GT Coupe
2004-2005 612 Scaglietti

Orta Motorlu (12 Silindir) [değiştir]1971-1984 512 Berlinetta Boxer
1971 365 GT4 BB
1976 512BB
1981 512iBB
1984-1996 Testarossa
1984-1992 Testarossa
1992-1994 512TR
1994-1996 F512M

Superarabalar [değiştir]1962 250 GTO
1984 288 GTO
1988-1992 F40
1995-1997 F50
2003 Enzo

Güncel [değiştir]360 GTC
360 Challenge
575 GTC
FXX

Eski [değiştir]1947 125 Sport
1948 166
1949 125 F1
1951 340 America
1952 250MM
1953 340 MM
1953 375 MM
1954 750 Monza
1954 250 Monza
1956 250 Testa Rossa
1960 250 TR60/61
1962 GTO

1965 330 P2
1966 330 P3
1967 330 P4
1967 412 P
1969 312 P
1969 512 S and 512 M
1971 312 PB
1994 333 SP
1996 F50 GT



Üretildiği ülke: İtalya
Kurulduğu Yıl: 1929
Üretimin Bittiği Yıl: 2000
İsmi Nereden Geliyor: Firmanın kurucusu bay Enzo Ferrari'nin soy ismi.
Ferrari, İtalyancada "nalbant" demektir.
Kurucusu: Enzo Ferrari
Amblemin Anlamı: İtalyan kontesin 1923 yılında firma kurucusu Enzo Ferrari'ye hediye ettiği at maskot, Ferrari'nin amblemini teşkil etti. Amblemdeki ana renkler sarı ile kırmızı, firma sahibinin yaşadığı komşu şehir Modena'yı ve yarışa olan sevgiyi simgeliyor.

Daewoo

Tata Daewoo Commercial Vehicle (???????), Güney Kore'li üretici Daewoo'nun iflasından sonra firma el kamyon değiştirerek Tata bünyesine geçmiştir. Guney Kore'de Daewoo Novus markası adı altında satış yapmaktadır



Tarih kamyon modelleri [değiştir]GMK/Chevrolet/Isuzu Truck (GM Korea Motor Company, 1971)
SMC Truck (Saehan Motor Company, 1976)
Elf (Saehan Motor Company, 1976)
Daewoo Truck (Daewoo Motor Company, 1983)
Elf New Model (Daewoo Motor Company, 1986)
Daewoo Truck New Model (Daewoo Motor Company, 1986)
Daewoo Truck Super New Model (Daewoo Motor Company, 1993)
Daewoo Chasedae Truck (Daewoo Motor Company, 1995)
Daewoo Novus Truck (Tata Daewoo, 2004)


GM Daewoo (????),Güney Kore'li üretici Daewoo'nun iflasından sonra firma el değiştirerek GM bünyesine geçmiştir. Türkiye'de Chevrolet markası adı altında satış yapmaktadır.


Modelleri [değiştir]Matiz
Kalos
Gentra
Lacetti
Tosca
Statesman
Win-Storm
Rezzo
Damas/Labo
Daewoo Espero
Daewoo Nibura
Daewoo Süper Salon

Bağlantılar [değiştir]Daewoo Bus
Tata Daewoo Commercial Vehicle

Dacia


1966 yılında Romanya hükümetinin açmış olduğu ihale sonucu kurulmuş, adını Romanya topraklarının eski adı olan Dacia’dan alan , 1999 yılında Renault bünyesine geçen Romanyalı otomobil üreticisi.

1968 yılında bütün parçaları Fransa’dan ithal edilerek montajı yapılan ve Piteşti’deki fabrikasında boyanan Renault 8 modelini Dacia 1100 adıyla piyasaya vererek üretime başladı. Dacia 1100, 4 kapılı 5 kişilik karosere ve arkadan konumlandırılmış 1100 cc’lik 4 silindirli 46 BG gücünde motora sahipti. 133 km/sa. azami hıza sahipti ve 100 km’de ortalama 6,6 lt benzin tüketiyordu. Dacia 1100 modeli 1971 yılına kadar üretimi devam etmiştir.

1969 yılında Renault 12 modeli Fransa’da üretilmeye başlayınca Dacia da 1300 adı ve kendi logosu altında 12’yi montajlamaya başladı. Dacia 1300’lerde 1289 cc’lik 54 bg motor kullanıldı. Azami hızı 144 km/saatti ve 100 km’de 9,4 lt yakıt tüketmekteydi. Türkiye’de Renaut 12’lerin üretimine Dacia’dan 2 yıl sonra 1971 yılında başlanmıştır.

Dacia 1300 montaja başlandıktan itibaren donanım farkı olan üç sürümle satışa sunuldu. Bunlar 1300 Standart, 1300 Super ve 1301 modlleridir. 1301 sadece Romanya Komünist Partisi üyeleri için üretilen bir modeldi ve bugünün araçlarında standart olan arka cam rezistansı ve 1300 modellerinde olmayan başka donanımlar içeriyordu.

1973 yılında Fransa ile aynı anda Renault 12 Break olarak adlandırılan ve 12’nin Türkiye’de en popüler modeli olan Station Wagon Romanya’da 1300 Break adıyla üretilmeye başlandı. Yine 1975-1982 yılları arasında kısıtlı sayıda (1500 kadar) 1302 adıyla bir pick up modeli de üretildi. 1302 modelinin çoğu Fransızların eski sömürgesi olan Cezayir’e ihraç edildi. Bu dönemde Renault’nun orta üst sınıfta bulunan 20 modeli de montaj yöntemiyle üst düzey Romen yöneticilerin kullanımına sunuldu.

1979 yılında Renault 12 ve dolayısıyla Dacia 1300 makyaj geçirmiş ve bir Doğu Avrupa markası şaşırtıcı olarak çeşitli donanım seçenekleri bu yıllarda ürün gamına eklenmiş (Standart, MS, MLS, S, TL, TX) baz modelin adı 1310 olarak değiştirilmiştir. İlerki yıllarda da 1185 cc’lik Dacia 1210, 1397 cc’lik Dacia 1410 modelleriyle ürün gamı genişlemiştir.

1981 yılında Dacia 1310 baz alınarak tasarlanmış tek kapılı 1310 Sport ve daha sonra da Dacia 1410 bazlı bir 1410 Sport modelleri sınırlı sayıda üretilmiştir.

Dacia 1981 yılından sonra uyguladığı çeşitli makyajlarla Renault 12 modelini üretmeye devam etmiş, 2 ve 4 kapılı pick up’lar dışında 1310 modeli baz alınarak hatchback modeli ve 12 modelinin tamamen dışında küçük boyutlu ve motorlu 500 Lastun modelini 1988-89 yıllarında kısa bir süre için üretilmiştir.

Dacia eski bir Peugeot modeli olan 309’u baz alarak ürettiği Solenza modeliyle özellikle Romanya’da önemli satış rakamlarına ulaştı. Daha önceki modeli Süper Nova’nın iyileştirilmiş versiyonu olan Solenza 1999 yılında Renault’nun Dacia’yı dünya markası yapmak için geliştirmesine büyük katkılar sağladı.

...ve bu yıl dacia sadece logan ve logan mcv modelini üretir

7 Kasım 2007 Çarşamba

Citroen


André Citroën tarafından 1919 yılında kurulan Fransız otomobil üreticisi. Günümüzde PSA Peugeot Citroën`in bir parçasıdır



Üretildiği ülke: Fransa
Kurulduğu Yıl: 1919
İsmi Nereden Geliyor: Kurucusunun soy ismi
Kurucusu: André Citroën
Amblemin Anlamı: Açılı sembol. Fransızların çift açılı çavuş amblemi, daha önce başka bir Citroen ürünü olan dişli çarklarda kullanılıyordu. 1919 yılında araba yapımına başlayan Fransızlar, ürettikleri ilk arabalarında da çift açılı amblemi kullanmayı uygun buldular.
.

Chevrolet


Chrysler Anonim Şirketi 1925`te ABD`de kurulan daha sonraki yıllarda da Dodge markasını satın alarak 1930 yıllarda Amerikanın en geniş servis ağına sahip markası haline gelen otomotiv firması.

1980'li yıllarda Mitsubishi markası ile ortak üretimler yapmış ve iflasın eşiğinden Voyager-Grand voyager modeli ile dönmüştür.Chrysler, Dodge, Plymouth veJeep markaları adı altında üretim yapmıştır.Dodge,Jeep ve Chrysler, 2000`Haziranında Daimler-Benz'in satın almasıyla Daimler Chrysler otomotiv grubunun parçası haline gelmişlerdir. Bu ortaklığın ilk ürünü de 2002 yılında 3 milyon km test edilerek piyasaya çıkartılan, Amerikada'ki adıyla Liberty, avrupadaki adıyla Cherokee dir.Firma 2007 yılında zarar ettiği için yüzde 80.1 hissesi 7.41 milyar dolara Cerberus şirketine satılmıştır

Cadillac




Cadillac, Cadillac Amerikan lüks otomobil üreticisidir ve General Motors konserninin parçasıdır. Cadillac Amerikada 'yüksek kalite' ve 'lüks yaşamın' ın simgesidir.

1902 de Henry Martyn Leland tarafından kurulan bu şirket adını Fransız keşif Atoine Laumet de la Mothe, Sieur de Cadillac den almıştır.

Cadillac lüks otomobilleri ve bunların göze çarpan dizaynı ile başta ABD olmak üzere tüm dünyada büyük prestije kavuşup bir ekol marka haline gelmiştir.


Üretildiği ülke: ABD
Kurulduğu Yıl: 1902
İsmi Nereden Geliyor: Fransız keşif Atoine Laumet de la Mothe, Sieur de Cadillac
Kurucusu: Henry Martyn Leland

Bmc





BMC logo

BMC was the largest British car company of its day, with (in 1952) 39 percent of British output, producing a wide range of cars under brand names including Austin, Morris, MG, Austin-Healey, Wolseley as well as commercial vehicles and agricultural tractors. The first chairman was Lord Nuffield (William Morris) but he was replaced in August 1952 by Austin's Leonard Lord who continued in that role until his 65th birthday in 1961 but handing over, in theory at least, the managing director responsibilities to his deputy George Harriman in 1956.

title
(credit: British Motor Corporation rosette logo, drawn using Xarax software, Author; Emoscopes)

BMC's headquarters were at the Austin plant at Longbridge, near Birmingham and Austin was the dominant partner in the group mainly because of the chairman. The use of Morris engine designs was dropped within 3 years and all new car designs were coded ADO from "Austin Drawing Office". The Longbridge plant was up to date, having been thoroughly modernised in 1951, and compared very favourably with Nuffield's 16 different and often old fashioned factories scattered over the English Midlands. Austin's management systems however, especially cost control and marketing were not as good as Nuffield's and as the market changed from a shortage of cars to competition this was to tell. The biggest selling car, the Mini, was famously analysed by Ford Motor Company who concluded that BMC were losing ?30 on every one sold. The result was that although volumes held up well throughout the BMC era, market share fell as did profitability and hence investment in new models, resulting eventually in the merger with Leyland Motor Corporation.

At the time of the mergers, there was a well established dealership network for each of the marques. Among the car-buying British public there was a tendency of loyalty to a particular marque and marques appealed to different market segments. This meant that marques competed against each other in some areas, though some marques had a larger range than others. The Riley and Wolseley models were selling in very small numbers. Styling was also getting distinctly old fashioned and this caused Leonard Lord, in an unusual move for him, to call upon the services of an external stylist.

BMC Farina.
In 1958, BMC hired Pinin Farina to redesign its entire car line. This resulted in the creation of three "Farina" saloons, each of which was badge-engineered to fit the various BMC car lines: The compact Farina model bowed in 1958 with the Austin A40 Farina. This was the first hatchback car ever produced. A Mark II A40 Farina appeared in 1961 and was produced through 1967. These small cars used the A-Series engine.

The mid-sized Farinas were launched in 1958 with the Wolseley 15/60. Other members of the group included the Riley 4/68, Austin A55 Cambridge Mk. II, MG Magnette Mk. III, and Morris Oxford V. Later, the design was licensed in Argentina and produced as the Di Tella 1500/Traveller/Argenta. The mid-size cars used the B-Series straight-4 engine.

Most of these cars lasted only through to 1961, though the Di Tellas remained for four more years. They were replaced with a new Farina body style and most were renamed. These were the Austin A60 Cambridge, MG Magnette Mk. IV, Morris Oxford VI, Riley 4/72, and Wolseley 16/60. These mostly remained in production through 1968, with no rear wheel drive replacement produced.

Farina also designed a large car. Launched in 1959 as the Austin A99 Westminster, Vanden Plas Princess 3-Litre, and Wolseley 6/99, it used the large C-Series straight-6 engine. The large Farinas were updated in 1961 as the Austin A110 Westminster, Vanden Plas Princess 3-Litre Mk. II, and Wolseley 6/110. These remained in production through 1971.

The end of BMC.
In 1966 BMC and Pressed Steel merged with Jaguar Cars to form British Motor Holdings (BMH). In 1968 there was a further wave of mergers in the British car industry, and BMH merged with the Leyland Motor Corporation (LMC) to form the British Leyland Motor Corporation (BLMC), the original BMC mass-production, and MG sports car products being brought together into the Austin Morris division of the new organisation. In 1975 BLMC was nationalised and became British Leyland Limited.

title
British Motor Corporation rosette logo.
title
BMC Special Tuning, Abingdon.
title
BMC Safety Fast.
title
The Mini Moke is a vehicle based on the Mini and designed for the British Motor Corporation (BMC) by Sir Alec Issigonis. The name comes from "Mini", the car with which the Moke shares many parts, and "Moke", which is an archaic dialect term for "donkey".

Audi





Audi, Alman bir otomobil şirketidir; Volkswagen grubunun bir markasıdır. Şirketin merkezi Ingolstadt, Bavyera'da bulunmaktadır.

Şirketin geçmişi 1899 yılına ve 'a dayanmaktadır. İlk Horch otomobili kendisi tarafından 1901 yılında tasarlanmıştı. 1910 yılında Horsche şirket dışarısına atılmış ve kendi adını eski ortaklarıyla olan anlaşmazlıklar nedeniyle artık yaptığı tasarımlarda kullanamayacak hale gelmişti. Eski Almancada anlamı "Dinle!" olan "horch", Latincede aynı anlama gelen Audi'yi markası olarak kullanmaya başladı.

1932 yılında Audi, Auto Union'u oluşturmak üzere Horch, DKW ve Wanderer şirketleri ile birleşti. Auto Union kullandığı birbirine bağlı dört halka da bugün Audi'nin logosu olarak kullanılmaktadır.

İkinci Dünya Savaşı sonrasında, şirket DKW etrafında ürünlerini sunmaya çalıştı. Ancak iki çekişli motoru o kadar ünlü olamadı. Eylül 1965'de Audi tekrar bir çıkış yaparak 72 beygirlik 4 kapılı sedanını piyasaya sundu, dünyanın en modern motorlarından biriyle.

1970'lerde Audi 1950 yıllarında dünyanın en büyük motorsikletlerini üreten şirket olan NSU ile birleşti. Bu şirket Neckarsulm, Stuttgart yakında bulunmaktaydı. NSU daha küçük arabalar yapmayı öngörüyordu; daha sonrasında yeni bir rotasyon motorlarında Felix Wankel'in fikirleriyle kullanılmaya başladı. 1967'de çıkartılan yeni NSU Ro 80 bir uzay çağı arabasıydı ve o gün itibariyle sundukları aerodinamik, ağırlık, güvenlik açısından kusursuzdu, ancak motorlardaki rotasyon hatası NSu için pahalıya patlamıştı. Yine de günümüzde hala Audi'nin bazı modelleri Neckarsulm'da üretilmektedir.

Geçen 30 yıl içerisinde Audi yüksek güce sahip birçok model sundu. 1980'de piyasaya sunulan ünlü "Quattro" modeli ; İngiliz üretici Jensen'in 1966 yılında ürettiği FF modeliden beri dünyada ilk kez üretilen 4 çekerli binek bir araçtır. Bu model 5 silindirli turbo motorlu, coupe karoserli bir spor otomobildi. Ayrıca bu modelle birlikte Audi rallilere katılarak yarışlarda 4 çeker sistemini kullanarak ralli tarihinde yeni bir çığır açtı. Audi bu atılımla teknolojide zirveye oturdu. (Bu teknoloji daha sonrasında dünya'nın hemen hemen tüm otomobil şirketleri tarafından kullanılmıştır.)

Audi 80 modeli ile beraber, tüm modeller "Quattro" özelliğini kazaldı. Audi 80 her ne kadar 1986 yılında "dede arabası" imajına sahip olsa da 1991 yılında yapılan makyaj çalışmasıyla unutulmaz tasarım piyasaya sunuldu. Bu model piyasaya bomba gibi düştü ve oldukça iyi satış rakamlarına ulaştı.

Gelişen teknoloji ile, Audi dünyanın en gelişmiş motorunu kullanmaya başladı. 1995'de S4 modelinde kullanılan dört çekerli motoru bu döneme damgasını vurdu.

1994'de de dünyanın tamamen alüminyumdan yapılmış ilk seri üretim otomobili olan A8 modelini sunan Audi, bu modeli ile alüminyum uzak çizgilerine ulaşmış oldu. 90'ların ortasında yeni serilerini piyasaya süren Audi dünyanın en kaliteli otomobilleri arasında yerini aldı.

2000 yılı itibariyle yarış dünyasının en zorlu ve prestijli yarışlarından olan 24 saatlik Le Mans yarışını 4 kez ard arda kazanan Audi, 2003'te de VW grubunun başka bir markası olan Bentley ile ancak tamamen Audi kadrosu altında bu başarıya imza attı.



Model Ailesi [değiştir]2007 yılı itibariyle üretilen modelleri:

Audi A3
Audi A4
Audi A5
Audi A6
Audi A8
Audi TT
Audi Q7
Audi Allroad Quattro
Audi R8
Audi Le Mans Quattro





Üretildiği ülke: Almanya
Kurulduğu Yıl: 1932
İsmi Nereden Geliyor: Audi latince dinledim , işittim anlamına gelmektedir
Kurucusu: August Horch
Amblemin Anlamı: Firma 1932 yılında audi, dkw,horch, ve wenderer adlı 4 bağımsız üreticinin birleşmesiyle oluşmuştur. Amblemde bu birleşmeyi simgelemektedir. 1969 yılında beşinci olarak nsu katılmış olsada 4 halka değişmeden kalmıştır

Aston Martin




Aston Martin, bir İngiliz otomobil üreticisidir. 1913 yılında Londra’da küçük bir atölyede Lionel Martin ve Robert Bamford tarafından kurulmuştur.ilk otomobillerini 1914 yılında piyasaya vermişlerdir. Aston Martin otomobilleri tamamen el yapımı olup, üzerlerine, en son parçayı monte eden işçinin adı yazılır. Araçta plastik madde kullanılmadığından küllük, düğmeler ve havalandırma ızgaraları alüminyumdan imal edilir. Firmayı 2007 yılında Ford firması 924 milyon dolara motor sporları girişimcisi David Richards’ın önderlik ettiği bir yatırım grubuna satmıştır.


Üretildiği ülke: İngiltere
Kurulduğu Yıl: 1914
İsmi Nereden Geliyor: Martin : Kurucusunun soy ismi
Kurucusu: Lionel Martin

Anadol



Anadol, Türkiye'de toplu olarak üretilen ilk otomobil markasıdır. İlk Türk üretimi otomobil ise 1960'da TCDD tarafından yalnızca beş tane üretilen "Devrim" adı verilen örnek otomobildir.

Vehbi Koç tarafından kurulan Otosan Otomobil Sanayi A.Ş. tarafından 1966-1986 yılları arasında İstanbul'daki fabrikada üretilmiştir. 1966’dan 1986’ya kadar devam eden Anadol üretimi, yerini 1986'dan sonra Ford Taunus üretimine bırakmış, ancak Otosan 500 pikap üretimi 1991 yılına kadar devam etmiştir. Bugün, Otosan Ford Motor Company lisansı altında Ford binek otomobillerinin üretimine Gölcük’teki yeni tesislerinde devam etmekte ve başta Avrupa Birliği olmak üzere pek çok ülkeye ihracat yapmaktadır. Fabrika 1986'dan sonra Ford üretimi için kullanılmıştır.

Anadol'un ilk modelleri İngiliz Reliant/Ogle tarafından tasarlanmıştır. Bütün modellerinde kaportası cam elyafı ve polyesterden yapılan Anadol'da motor olarak da Ford motorları kullanılmıştır. İlk kullanılan motor, Ford'un Cortina modelinin 1200 cc'lik motorudur.

Anadol adı, açılan isim yarışması sonucunda finale kalan; Anadolu, Anadol ve Koç arasından seçilmiştir.

Az sayıda kalan örnekleri, günümüzde klasik kabul edilmekte, meraklıları tarafından korunmakta ve kullanılmaktadır. Ayrıca ortadan kesilerek kamyonet yapılmış biçimleri ile adını aldığı Anadolu'nun küçük şehirlerinde halen kullanılmaktadır.



Anadol Modelleri [değiştir]A1 (1966-1972) 19.724 adet üretilmiştir
A2 (1972-1976) 35.668 adet üretilmiştir
STC-16 (1973-1975) 176 adet üretilmiştir
SV 1600 (1974-1982) 6.499 adet üretilmiştir
Böcek (1975-1978) 203 adet üretilmiştir
A8-16 / 16 SL (1981-1984) 1.013 adet üretilmiştir
Pikap Otosan 500(1970-1991) 36.892 adet üretilmiştir

Alfa Romeo




Alfa Romeo, İtalyan bir otomobil üreticisidir. 1907 yılında Milanlı aristokrat bir aile tarafından kurulan Alfa Romeo, 1986 yılında Fiat'ın bir parçası olmuştur.



Üretildiği ülke: İtalya
Kurulduğu Yıl: 1910
İsmi Nereden Geliyor: Anonima Lombarda Fabbricca di Automobili kısaltması ve Nicola Romeo’nun soy ismi
Kurucusu: Nicola Romeo
Amblemin Anlamı: Kırmızı haç soyluluğu, beyaz zemin halkı ve köylüleri simgeliyor. Taç giymiş engerek yılanı ise soylu Viscoti Ailesi’nin armasından alındı

Firmalar ve tarihleri

ABC (1906-1910)
ABC (1922)
Abbott-Detroit (1909-1919)
Able (1917-1919)
Ace (1920-1922)
Acme Motor Car Company (1903-1911)
Adams-Farwell (1899-1912)
Adelphia (1920)
Adria (1921-1922)
Aero Car (1921)
Aerocar (1946)
Airscoot (1947)
Airway (1949-1950)
Ajax (1914)
Ajax (1921)
Ajax (1925-1926)
Aland (1916-1917)
Albany (1907-1908)
Albatross (1939)
Alden-Sampson (before 1919)
Aldo (1910-1911)
Alena Steam Car (1922)
All-Steel (1915-1916)
Allen (1913-1921)
Allen (1913-1914)
Allen Kingston (1907-1909)
Allis-Chalmers (before 1919)
Allstate (1952-1953)
Alpena (1910-1914)
Alsace (1920-1921)
Alter (1914-1916)
Altham (1896-1899)
Altman (1901)
Aluminum (1920-1922)
Amalgamated (1917-1919)
Amco (1919-1920)
America (1911)
American (1899)
American (1902-1903)
American (1911-1912)
American (1914)
American (1910-1924)
American Austin Car Company (1929-1934)
American Bantam (1937-1941)
American Chocolate (1903-1906)
American Electric (1899-1902)
American Electric (1913-1914)
American Junior (1916-1920)
American Juvenile Electric (1907)
American Locomotive Company (1906-1913)
American Mercedes (1904-1907)
American Motor Car Company (1906-1913)
American Motors Company aka AMC (1954-1987)
American Motors Incorporated (1946-1949)
American Napier (1904-1912)
American Simplex (1906-1915)
American Steam Car (1924-1931)
American Steamer (1922-1924)
American Tri-Car (1912)
American Truck (before 1919)
American Underslung (1905-1914)
American Waltham (1898-1899)
Ames (1910-1915)
Amplex (1906-1915)
Anahuac (1922)
Anchor Buggy (1910-1911)
Anderson (1916-1925)
Anhut Motor Car Company (1909-1910)
Ann Arbor (1911-1912)
Anna (cira 1912)
Ansted (1926-1927)
Ansted-Lexington (1922)
Apollo (1906-1907)
Apollo (1962-1964)
Apperson (1902-1926)
Apple (1917-1918)
Ardsley (1905-1906)
Argo (1914-1916)
Argo Electric (1912-1916)
Argonne (1919-1920)
Ariel (1905-1906)
Armstrong Electric (1885-1902)
Arrow (1914)
Astra (1920)
Atlas (1907-1913)
Atlantic (before 1919)
Auburn (1900-1936)
Aultman (1901)
Aurora (1957-1958)
Austin (1901-1921)
Auto Cub (1956)
Autocar Company (1900-1907)
Autoette (1910-1913)
Autoette (1948-1970)

[edit] B

1912 Brush Runabout
1909 Babcock
A Brewster Convertible CoupeBabcock Electric Carriage Company (1906-1912)
Badger (before 1919)
Baker Motor Vehicle (1899-1914)
Barley Motor Car Company (1916-1929)
Barnes (before 1919)
Bates Automobile Company (1903-1905)
Belmont (1916)
Benham (1914-1917)
Berg Automobile Company (1903-1905)
Bergdoll (before 1919)
Berwick Auto Car Company (1904)
Berkshire (before 1919)
Berllet (before 1919)
Bessemer (before 1919)
Biesel Motorette Company (1914)
Bill Dovell Motor Car Company (cira 1980's)
Binghamton Electric (1920)
Binney & Burnham (1901-1902)
Black Crow (before 1919)
Blood (1902-1905)
Blomstrom (before 1919)
Bobbi-Kar (1949-1950)
Borland (before 1919)
Bour-Davis (1915-1922)
Brew-Hatcher (1904-1905)
Brewster & Company (1896-1937)
Briggs-Detroiter (1912-1915)
Bricklin (1974-1976)
Brintell (before 1919)
Briscoe (1913-1923)
Brownikar (before 1919)
Broc Electric (before 1919)
Brockway Motor Company (1912-1977)
Brodesser (before 1919)
Brush Motor Car Company (1910-1913)
Bryan Steam Car (1918-1923)
Buckmobile (1903-1905)
Buffalo (1900-1902)
Buffalo Electric Vehicle Company (1912-1915)
Buffum (1901-1906)
Bush (1916-1924)

[edit] C
C.V.I. (1907-1908)
California (before 1919)
Cameron (before 1919)
Cannon (1902-1906)
Car (before 1919)
Car de Luxe (1906-1910)
Car-Nation aka (Carnation) (1912-1915)
Carhartt (1910-1911)
Carter Twin-Engine (1907-1908)
Cartercar (1906-1916)
Carthage (before 1919)
Cavac (1910)
Century Motor Company (1911-1913)
Chadwick (before 1919)
Chandler Motor Car (1913-1929)
Checker Motors Corporation (1922-1982)
Chief (before 1919)
Church-Field (1912-1913)
Cino (before 1919)
Cinco (before 1919)
Citicar (1974-1976)
Clark (before 1919)
Clark-Carter Automobile Company (1909-1911)
Cleveland (before 1919)
Coates-Goshen (1908-1910)
Coats Steam Car (1922-1923)
Coey (1913-1917)
Colby (before 1919)
Colburn (before 1919)
Colley (before 1919)
Columbia Automobile Company (1899-1910)
Columbia Motors (1917-1924)
Columbus Electric (before 1919)
Connersville (before 1919)
Continental (1933-1934)
Compound (1904)
Corbin (before 1919)
Corbitt (before 1919)
Cord Automobile (1929-1932,1936-1937)
Correja (1908-1915)
Courier (1909-1911)
Courier-Clermont (before 1919)
Covert (1904)
Coyote (1909-1910)
Craig-Toledo (before 1919)
Crane & Breed (1912-1917)
Crawford (cira 1910-1923)
Crescent (before 1919)
Crestmobile (1904)
Cricket (1914)
Crosley (1939-1952)
Crow (before 1919)
Crown (1905)
Croxton (before 1919)
Croxton-Keeton (before 1919)
Cutting Motor Car Company (1911-1912)

[edit] D
DAC (1922-1923)
Dagmar (1922-1927)
Dale (1974)
Dart (before 1919)
Davis (1914)
Davis Steam Car (1921)
Davis Totem (1921-1922)
Day (1911-1914)
Dayton Electric (1911-1915)
Deal (1905-1911)
Dearborne-Detroit (before 1919)
De La Vergne (1895-1896)
De Luxe (1910)
De Mot (1910)
De Schaum (1908-1909)
De Tamble (before 1919)
De Vaux (1931)
De Vaux Continental (1932-1934)
DeSoto (1928-1961)
DeWitt Motor Company (cira 1908-1910)
Detroit (1904-1908)
Detroit (1904)
Detroit Cyclecar (1913-1914)
Detroit Electric (1907-1939)
Detroit Steam Motors Corporation (1922)
Detroit-Dearborn (1910-1911)
Detroit-Oxford (1905-1906)
Diamond T Motor Car Company (1905-1911)
Diana Motors Company (1925-1928)
Dile (1914-1916)
Dingfelder (1903)
Doble Steam Car (1922-1931)
Dodge (1914-1915)
Dodgeson Motors (1926)
Dolson (1904-1907)
Dorris Motors Corporation (1906-1926)
Dort (1915-1924)
Downing-Detroit (1913-1915)
Dragon Automobile Company (1906-1908)
Durant Motors Incoporated (1921-1931)
Du Pont Motors (1919-1931)
Dual-Ghia (1956-1958)
Dudley Bug (1913-1915)
Duer (before 1919)
Duesenberg (1913-1937)
Durant Motors (1921-1931)
Duryea Motor Wagon Company (1893-1917)
Durocar (before 1919)

[edit] E
E-M-F Company (1909-1912)
Eagle (1988-1998)
Earl (1921-1923)
Eclipse (before 1919)
Edwards (before 1919)
Elcar (1915-1931)
Eldredge (1903-1906)
Electric Vehicle Company (1897-1907)
Elk (before 1919)
Elmore Manufacturing Company (1893-1912)
Empire (1901-1902)
Empire (1910-1919)
Empire Steam Car (1925-1927)
Empire Steamer (1898-1909)
Endurance Steam Car (1922-1924)
Engler (1914-1915)
Entyre (1910-1911)
Eshelman (1953-1961)
Essex (1922-1932)
Eureka (1900)
Eureka (1907)
Evertt (before 1919)
Everitt (1909-1912)
Ewing (before 1919)
Excel (1914)
Exner Revival Cars (1963-1966)

[edit] F

Flint B-40 Touring 1925F.A.L. (1907)
Findley (before 1919)
Firestone Columbus (before 1919)
Flanders (before 1919)
Flint (1923-1927)
Fuller (before 1919)

[edit] G
Gaeth (1902-1911)
Garford (before 1919)
G.J.G. (before 1919)
Glide (before 1919)
Grabowsky (before 1919)
Gramm (before 1919)
Gleason (before 1919)
Great Smith (1902-1912)
Great Western (before 1919)
Grout (before 1919)

[edit] H
Halladay (before 1919)
Hart-Kraft (before 1919)
Havers Motor Car Company (1908-1914)
Henderson (before 1919)
Henry (before 1919)
Herreshoff (before 1919)
Hewitt (before 1919)
Holsman Automobile (1901-1911)
Houpt (before 1919)
Hudson Motor Car Company (1909-1954)
Hupp Motor Company (1909-1940)
Hupp-Yates (1911-1916)

[edit] I
Imperial (before 1919)
Indiana (before 1919)
International Harvester (1907-1975)

[edit] J
Jenkins (before 1919)
Jewell (before 1919)
Johnson (before 1919)

[edit] K
Kaiser-Fraiser Corporation (1945-1953)
Kaiser Motors Corporation (1953-1955)
Keeton (before 1919)
Kelly-Springfield (before 1919)
Kelsey (before 1919)
Kissell
Kline (before 1919)
Knox Automobile Company (1900-1914)
Komet (1911)
Krall (before 1919)
Krit (before 1919)

[edit] L
Lansden (before 1919)
LaSalle (1927-1940)
Lewis (before 1919)
Lexon (before 1919)
Liberty (before 1919)
Lion (before 1919)
Little Six (before 1919)
Locomobile Company of America (1899-1929)
Logan (before 1919)
Lozier Motor Company (1900-1915)
L.P.C. (before 1919)

[edit] M
Mclntyre (before 1919)
Marathon (before 1919)
Marion (before 1919)
Marron (before 1919)
Marquette (before 1919)
Marvel (before 1919)
Mason (before 1919)
Mather (before 1919)
Matheson (before 1919)
Maxwell (before 1919)
Maytag-Mason (before 1919)
Merchant (before 1919)
Meteor (before 1919)
Michigan (before 1919)
Middleby (before 1919)
Midland (before 1919)
Mier (before 1919)
Miller (before 1919)
Milwaukee (before 1919)
Monarch (before 1919)
Moon Motor Car (1905-1930)
Mora (before 1919)
Moyer (before 1919)

[edit] N
Nance (before 1919)
Nash Motors (1916-1957)
New Era Motors Company (1929-1930)
Northern Manufacturing Company (1904)
North Western (before 1919)
Nyberg (before 1919)

[edit] O
Ohio (before 1919)
Oldsmobile (1897-2004)
Oliver (before 1919)
Omaha (before 1919)
Orient (before 1919)
Orson (before 1919)
Otto-mobile (before 1919)
Overholt (before 1919)
Overland Automobile(1903-1912)
Owego
Owen (before 1919)

[edit] P
Packard Motor Car Company (1899-1958)
Palmer-Singer (before 1919)
Parry (before 1919)
Peabody (before 1919)
Penn (1910-1913)
Pennsylvania (before 1919)
Peru (before 1919)
Petrel (before 1919)
Pierce-Arrow (1900-1938)
Pierce-Racine (before 1919)
Pioneer (before 1919)
Pittsburgh (before 1919)
Playboy Motor Car Corporation (1947-1951)
Plymouth (1928-2001)
Pope-Hartford (before 1919)
Pope-Toledo (1903-1909)
Pope-Tribune (before 1919)
Poss (before 1919)
Pratt-Elkhart (before 1919)
Pungs-Finch (before 1919)

[edit] Q
Queen (before 1919)

[edit] R
Randolph (before 1919)
Rainier (before 1919)
Rapid (before 1919)
Rayfield (before 1919)
R.C.H. (before 1919)
Reading (before 1919)
Reed (before 1919)
Reliable-Dayton (before 1919)
Reliance (before 1919)
Republic (before 1919)
Rickenbacker (1922-1927)
Ricketts (before 1919)
Rider-Lewis (before 1919)
Royal Tourist (before 1919)
Ruxton (1929-1930)

[edit] S
Sampson (before 1919)
Sandusky(before 1919)
Saxon (before 1932)
Schacht (before 1919)
Selden Motor Vehicle Company (1909-1912)
S.G.V. (before 1919)
Sibley (before 1919)
Sommer (before 1919)
Southern (before 1919)
Spaulding (1910-1916)
Speedwell Motor Car Company (1907-1914)
Springfield (before 1919)
Standard Six (1909-1910)
Star (1922-1928)
Staver (1907-1914)
Sterling (before 1919)
Stevens-Duryea (1901-1915,1919-1927)
Stoddard-Dayton (1905-1913)
Studebaker (1902-1966)
Stutz Motor Company (1911-1935)
Stutz Motor Car of America (1968-1987)
Suburban (before 1919)
Sultan (before 1919)

[edit] T
Talbot (1903-2992)
Thomas (before 1919)
Tincher (before 1919)
Tourist (before 1919)
Traveler (before 1919)
Tucker Corporation (1946-1949)
Twombly (before 1919)

[edit] V
Van (before 1919)
Van Dyke (before 1919)
Victor-Thomas-Detroit (before 1919)

[edit] W
Wagenhalls (before 1919)
Wahl (before 1919)
Waltham-Orient (before 1919)
Washington (before 1919)
Waverley Electric (before 1919)
Wayne (1904)
Welch-Detroit (before 1919)
Welch-Marquette (before 1919)
Welch-Pontiac (before 1919)
Whiting (before 1919)
Willys (1908-1912)
Willys-Overland Motors (1912-1953)
Willys Motor Company (1953-1963)
Woodworth (before 1919)

[edit] Y
Yale (before 1919)

[edit] Z
Zip (before 1919)
Retrieved from "http://en.wikipedia.org/wiki/List_of_defunct_automobile_manufacturers"

3 Kasım 2007 Cumartesi

trafik levhaları 10

trafik levhaları 9

trafik levhaları 8

trafik levhaları 7

trafik levhaları 6

trafik levhaları 5

trafik levhaları 4

trafik levhaları 3

trafik levhaları 2

trafik levhaları 1

terimler sözlügü

4WD : Four wheel drive- Dort cekis sistemi
16 V : 16 subapli motor.
1 DIN: : 1,12 sae
1 KW : 1,34 ece
1 KW : 1,35 PSdin
A-SÜTUNU : Otomobilin orta gövdesinin önünde yükselen, tavanı taşıyan sağ ve sol köşede bulunan ve içinde pasif güvenlik unsuru destekleri olan sütun.
ABAT-VENT : Speedster otomobillerde kullanılan alçak ön cam veya rüzgar kesici çıkıntı.
ABAXIAL : Dingil harici yapı.
ABC (Aktif Gövde Kontrolü) : Mercedes'in ilk olarak 1999 yılında satışa sunduğu CL Cabrio modelinde kullanmaya başladığı ABC (Active Body Control) yani Aktif Gövde Kontrolü, yeni nesil aktif süspansiyon sistemlerinin öncüsü sayılmaktadırç ABC sistemlerinin en önemli özelliği bünyesinde anti-roll bar kullanılmaması. Aracın üstün bir yol tutuş yeteneğine sahip olmasını sağlayan ABC, 4-5 Hz'lik titreşimlerde bile devreye giriyor. Sensör kontrollü bu sistem, gövdenin yana yatma ve fren anındaki öne doğru yatma eğilimlerini ortadan kaldırmayı amaçlıyor. Bu sayede de yol tutuş ve frenleme güvenliği arttırılıyor.
ABS (Anti Blocker System) : Sert frenajda veya kaygan zemin üzerinde tekerleklerin kilitlendiğini sensörler yardımı ile algılayan, milisaniyeler içinde fren disklerinin tekerleklerin tutunma işlemi başlayıncaya kadar sıkılıp boşaltılmalarını ve bu sayede sürücünün en zorlu şartlarda bile direksiyon hakimiyetini korumasını sağlayan elektronik sistem. Ani frenajlarda cisimden kurtulmaya olanak sağlayan ABS birçok otomobil markası tarafından standart ve isteğe bağlı olarak kullanılıyor
AC : Klima
ACC : Adaptive Cruise Control. Trafikteki diger araclarin hizina uyan ve aradaki mesafeleri duzenleyen sistem. Ozellikle yuk tasima araclarinin trafik akisini guvenlik acisindan olumsuz etki etmemesini kolaylastirir. DaimlerChrysler tarafindan gelistirilmis diger sistem de yanal cizgilere gore mesafe duzenler.
ACEA : Avrupali Otomobil Ureticileri Birligi. En buyuk islevi, motor yaglari ile ilgili bir norm belirleyerek benzin istasyonlarinda suruculerin islerini kolaylastirmalari idi.
ADB (Automatische Differantial Bremse) : Standart kilitli diferansiyellerin elektronik devreli bir versiyonu.
ADEZYON : Sıvıların veya madenlerin birbirlerine yapışmasını sağlayan kuvvet.
AERODİNAMİK : Hava akimi bilimidir. Otomobiller icin cok onemlidir, cunku dusuk ruzgar direnci ile yakit tuketimi de duser.En iyi direnc degeri otomobiller icin cw=0,26 iken arazi araclarinin kotu aerodinamigi ile 0,45'e dek cikabilir.
AFS (Active Fahrwerks Stabilierung): : Temel olarak ABC ile aynı işlevi görür. Sistem Citroen Xantia Activa'da kullanılmaktadır.
AIRBAG (Hava Yastığı : Hava yastığı çarpışmalara karşı yolcuyu koruma derecesi son derece yüksek olan bir ek koruma sistemidir. Hava yastığı bir çarpışma sırasında algılayıcılardan gelen uyarı sonunda şişerek, çarpışma yönünde yolcuyu karşılayan koruyucu bir kalkan oluşturur.
AKS : Üzerinde bir veya daha fazla tekerleğin döndüğü otomobil eksenine dik bir mildir.
AQUA PLANNING : Su birikintilerinden geçerken lastiklerin profilinden suyun kenara çıkamamasından kaynaklanan aracın lastiklerinin yerle ile temasının kalmaması sonucunda suya girdiği yönde veya tam olarak savrularak hareket etmesi.
AKSELERASYON : Otomobilin hızlanması.
AKTARMA ORGANLARI : Motor gücünü tekerleklere aktaran organlardır. Pek çok parçadan oluşur ve motor gücünü tekerleklere şanzıman üzerinden aktarır.
AKTİF GERGİLİ EMNİYET KEMERİ : Carpisma aninda cok hizli sekilde kemer gerilerek yolcuyu tepki hareketinden korur.
AKTİF GÜVENLİK : Otomobilde güvenligi arttiran elemanlarin tümü. ABS, ESP, lastikler, aracyn aerodinamik yapysy, frenler, yol tutusu gibi...
AKÜMÜLATÖR : Akümülatörler elektrik enerjisini kimyasal enerji halinde depo ederek, devrelerine elektrikli alıcılar bağlandığı zaman bu kimyasal enerjiyi tekrar elektrik enerjisine çeviren araçlardır.
ALB (Anti Lock Brakes) : ABS'nin ilk ve basit şekli. Kızaklayan tekerlekleri hızlı ritimde bırakıp tekrar tutan fren sistemi.
ALT ÖLÜ NOKTA : Pistonun silindir içinde inebildiği en alt noktada, yön değiştirmek için bir an durakladığı yerdir. Kısaca A.Ö.N. olarak belirtilir
ALTERNATÖR : Şarj dinamolarının aksine dalgalı (alternatif) akım meydana getiren araçlardır
AMORTİSÖR : Ani yaylanmaları ve yay salınımlarının devam etmesini önleyen parçalardır.
AMPERMETRE : Aküye girip çıkan akım miktarını ölçen ve gösterge tablosunda bulunan bir ölçü aleti.
ANA YATAKLAR : Ana yataklar, motorda krank milini taşıyan yataklardır.
ANTİFİRİZ : % 50 glycol + % 50 su karışımı bir sıvıdır. Soğutma sisteminde bulunan radyatör içindeki su, soğuk havalarda donarak genleşebilir ve soğutma sistemine zarar verebilir. Radyatörde bulunan suya ilave edilen antifriz suyun donmasını engeller. Antifriz ayrıca radyatörü ve soğutma sistemini pas ve korozyondan korumak amacıyla da kullanılır.
ASC+T (Automatische Stabilitäts Control+Traktion) : BMW'de kullanılan elektronik çekiş kontrol sistemi olup, sürekli arka tekerleklerin durumunu gözlemleyerek bir kayma olup olmadığını denetler. Arka tekerleklerde bir kayma olursa ASC+T devreye girip frenleri ve motoru kontrol ederek otomobilin yolda kalmasını sağlar.
ASR : Anti-Schlupf-Regelung(Anti patinaj kontrolu) Cekis saglayan tekerlerin bosa donmesini engeller ve surus stabilitesini yukseltir. Iki yolla olur; elektronik olarak motor gucu azaltilir ve/veya donen teker frenlenir. ASR, Mercedes tarafindan kullanilan kisaltmadir. Traction Control, farkli ureticiler tarafindan ffarkli sekilde kullanilir; ETC, TC veya TCS gibi.
ATIK GAZ : Egzosttan cikan cesitli gazlardir. KImyasal aritma icin katalizator kullanilir.
ATIK GAZ NORMU : Araclarin cevreye ne kadar gaz verebileceklerini belirler. 1.1.2000'den itibaren Avrupa'da Euro3; 1.1.2005 ve 2006'da ise Euro4 normlari gecerli.
ATALET : Bir cismin herhangi bir hareket yönüne veya hız değişikliğine karşı gösterdiği dirençtir.
ATEŞLEME AVANSI : Silindirde sıkıştırılan yakıt-hava karışımının ateşlendikten sonra tamamen tutuşabilmesi için gereken süredir.
ATEŞLEME BOBİNİ : Ateşleme sisteminde transformatör gibi görev yaparak batarya voltajını binlerce voltaja yükseltir. Bu yüksek voltaj bujinin tırnakları arasında kıvılcım meydana getirir.
ATEŞLEME NOKTASI : Motorinin sıkıştırılma sonucunda silindir kafasındaki sıcak gazların içine püskürtüldüğü anda kendiliğinden ve hemen ateş alma sıcaklık noktasına ateşleme noktası denir.
ATEŞLEME SIÇRAMASI : Yanlış bujinin karışımı tutuşturmasına ateşleme sıçraması denir. Ateşleme sıçraması genellikle buji veya distribütör kapağının ya da tevzi makarasının hatalı oluşundan meydana gelir.
ATEŞELEME SIRASI : Motor silindirlerinin ateşlenme sırası veya silindirlerde güç zamanının meydana geliş sırasıdır.
ATEŞLEME SİSTEMİ : Silindirlerde sıkışan hava-yakıt karışımının yakılabilmesi için bujilere yüksek voltajlı kıvılcım sağlayan sistem. Batarya, ateşleme bobini, distribütör, kontak anahtarı, kablolar ve bujiler bu sistemin parçalarıdır.
ATMOSFERİK BASINÇ : Dış hava ağırlığının aşağıya doğru basma kuvvetine atmosferik basınç denir.
ATF : Otomatik sanziman yagi. Hidrolik direksiyonda da kullanilir.
AWD : Dort ceker otomobillerinin kullandigi kisaltmadir.
AWS (All Wheel Steering) : Direksiyonun dört tekerleği birden yönlendirebildiği sistem.
AUTODIMMING : Dikiz aynalarında kullanılan duyarlı aynanın ışığı daha yoğun kırarak, kararması.
BAKIR KURŞUN YATAKLAR : Genellikle dizel motorlarında yaygın bir şekilde kullanılan yatak çeşididir.
BALANST REZİSTÖR DEĞERLERİ : Elektronik ateşleme sistemi iki rezistör ile korunur. Bunlar, 0,55 ohm olan normal devre direnci ile 5.ohm olan yardımcı devre direncidir.
BALATA : Yarım daire şeklinde kavis verilmiş metal bir parça. Üzerine ısıya karşı oldukça dayanıklı olan balata perçinlenmiştir. Frene basıldığı zaman bu balata kampanaya sürterek frenleme etkisi gösterir.
BAS : Panik frenlemede fren hidroliği içindeki basıncı arttıran ve her tekerde eşit fren gücünün oluşmasını sağlayan sistem.
BAĞLANTI ÇERÇEVE : Arazi araclari icin hala kullanilan yuruyen aksam seklidir. uzunlamasina ve capraz kollara direkt baglaniyor. En buyuk avantaji stabilitesi ve degiskenligi. en buyuk dezavantaji ise agirligi.
BASINÇLI KAPAK : Suyun kaynamasını ve kaybını önleyen, soğutma sistemini basınç altında çalıştıran supaplı bir kapaktır.
BASKI YATAĞI : Debriyaj pedalına basıldığında, baskı parmaklarını bastırarak motor ile güç aktarma organlarını birbirinden ayıran mekanizmadır.
BATARYA : Elektrik enerjisini kimyasal enerji olarak depo eden ve akım kaynağı olarak kullanan düzenek.
BENZİN : Ham petrolden elde edilen ve otomobillerde yakıt olarak kullanılan bir hidrokarbondur.
BENZİN MOTORLARI : Buji ile ateşlenen, benzin veya benzin türevi yakıt kullanan motorlara benzin motorları denir.
BENZİN YANMASI : Benzin-hava karışımı silindir içinde sıkıştırma zamanı sonunda, bujinin meydana getirdiği kıvılcım neticesinde düzenli olarak yanmaya başlar. Hiçbir zaman patlamaz. Normal yanma bujide başlar ve sonra bir alev dalgası halinde ateşleme odasını kat eder.
BEYGİRGÜCÜ : Motor tarafından üretilen gücün birimi. 0, 7457 kw'a eş değerdir.
BİLEŞİK YAĞLAR : Bu tip yağlar genellikle ince yağlar olup, SAE numarası yüksek yağların özelliklerini karşılamak için içlerine bazı kalınlaştırıcı katıklar katılmış yağlardır.
BI-LITRONIC : Xenon farlar icin Bosch'un kisaltmasidir.
BI-XENON : Bi-Xenon farlar, günümüzün en gelişmiş ve en güçlü far teknolojisidir. B-xenon ismi, uzun ve kısa farlar için iki ayrı xenon ampul kullanılmasından gelmektedir. Xenon farın dalgaboyu ve dolayısıyla maviye yakın olan rengi güneş ışığına çok yakın olduğu için, gece sürüşünde karşıdan gelen sürücünün gözünü almaz ve yansımayı en aza indirir. Xenon gazının içinden geçen ışık, 70 mm çapındaki hareketli lensten yansıyarak geniş ve uzun mesafeli "uzun far" etkisini yaratır.
BLOW-BY : Silindirde yanma sirasinda pistonlara giden gazlara verilen addir.
BOŞ AĞIRLIK : Kullanima hazir bir otomobil, yuzde 90 dolu yakit deposu ve 75kg'lik bir surucunun toplam agirligi.
BOXER MOTOR : Silindirlerin ayni düzlemde (180 derece) karsilikli olarak konumlandirildigi motor.
CAN (Controller Area Network) : Araç içindeki merkezi kontrol ünitesi ile çevre kontrol ünitelei arasındaki bilgi iletişimini sağlayan veri iletişim ağı. Merkezi kontrol ünitesi genelde motor kontrol ünitesi olup çevre kontrol üniteleri havayastıkları, ABS, klima sistemleridir.
CABRIO : Bir karasör tipi olan cabrio, 2+2 oturma düzenine sahip ve üstü açılabilen otomobilleri tanımlamak için kullanılır.
CBC (Cornering Brake Control) : Açılımı Viraj Kontrolü olan CBC, aslında BMW'nin birçok otomobilde kullandığı ve ESP ile birlikte faliyet gösteren aktif güvenlik sisteminin adıdır. CBC, yani viraj fren kontrolünün görevi viraj içinde yapılan frenlerde aracın stabilitesinin bozulmasını engellemektir. Viraj içindeki ve dışındaki tekerleklerin dönüş hızları farklı olduğu gibi uygulanması gereken fren basıncı da farklıdır. CBC sistemindeki sensörler tekerleklerin farklı dönüş hızlarını algılıyor ve her tekerleğe uygulanması gereken fren basıncını belirliyor.
CDI : Daimler-Chrysler firmasının Mercedes marka dizel araçları için kullandığı "Common Rail Diesel Injection System"'in kısaltması.
COUPE : A ve C sütunları arasında metal tavana sahip 2+2 ya da kimi durumlarda dah fazla kişiye oturma alanı sunan karoser tipi.
CET SAYISI : Dizel yakitin yanma istegidir. Bugunku dizel motorlar 50 civarindadir.
CRS (Common Rail Sistemi) : Common Rail, dizel motorlar için üretilmiş olan yüksek basınçlı bir püskürtme sistemidir. Bu sistemi diğerlerinden farklılaştıran esas unsur, basınç oluşturma işlemi ile püskürtme işleminin birbirinden ayrılmış olması. Motor tarafından direkt olarak tahrik edilen ve kesintisiz olarak çalışan bu yüksek basınç pompası, basınç haznesinde 1400 bar'a kadar istenen basıncı oluşturuyor. Yakıt, bu basınçla çalışan hızlı tetiklemeli solenoid subaplı enjektörler üzerinden doğrudan yanma odasına püskürtülüyor. Sistem, bu avantajı sayesinde, çok çeşitli motor tasarımlarına uygulanabiliyor ve kademeli ön püskürtme, dizel motorların daha sessiz çalışmasını sağlıyor.
CONTA : Mekanik aksamların birleşme noktalarında sızdırmazlık ve geçirmezlik sağlamak amacıyla, üniteler arasına koyular parçalardır. Contalar mantardan, madeni levhalardan ve çeşitli meteryallerden üretilir.
CO : Karbonmonoksit'in kimyasal kisaltmasidir. Motorda tam yanma olmamasi durumunda bu zararli gaz olusur.
CRUISE CONTROL : Hiz sabitliyici sistem.
CVT (Constantly Variable Transmission) : Değişken Oranlı Şanzıman - 1950'li yıllarda Hollandalı Van Doorne tarafından geliştirilen sistem, metal bir kayışın, iç yüzeyleri konik bir çift kasnak arasında çalışma prensibine dayanıyor. Aslında mopedlerdeki aktarma sistemiyle aynı prensibe sahip CVT'de herhangi bir dişli olmadığı için sürekli değişken oranlı şanzıman olarak adlandırılıyor. CVT şanzımanlarda sadece bir başlangıç ve bitiş oranı bulunuyor. Motor devri ve hıza bağlı olarak aktarma oranı, bu iki oran arasında sürekli değişiyor.
CVVT (Değişken zamanlı Supap Teknolojisi) : Volvo, Kia ve Hyundai tarafından adlandırılan sürekli değişken supap zamanlama sistemi CVVT (Continuously Variable Valve Timing), aslında başka firmalar tarafından da başka isimler ve kısaltmalarla kullanılan oldukça yaygın bir motor kontrol sistemidir. Motorun her iki eksantriğine de uygulanan sistem, supapların açılma zamanlarını motorun hızı ve yüküne göre değiştirerek daha etkili ve yüksek performans, düşük egzoz gaz emisyon değerleri sağlamayı amaçlıyor.
CW : Sürtünme katsayisi.Otomobilin rüzgara karsy direnci.
ÇAPRAZ ÇİFT KARDAN MAFSALI : Bu mafsallar esas olarak birbirleri ile 90 derecelik açı yapacak şekilde bir istavrozla tutturulan ve ana şafta bitişik olan iki kelepçeden meydana gelmiştir. Çapraz mafsalın yağlama işlemi mafsalın yapımına bağlıdır.
ÇARPMALI YAĞLAMA SİSTEMİ : Çarpmalı yağlama sistemi, yağ pompasının karterdeki motor yağını yağ çanağına basarak, çanağı daima dolu bulundurması şeklinde çalışır.
ÇEVRİM : Bir motorda iş elde etmek için tekrarlanmadan meydana gelen olayların toplamına bir çevrim denir. Dört zamanlı motorlarda bir çevrimin tamamlanabilmesi için pistonun dört hareketine (krnak milinin iki tam devir yapmasına) gerek vardır. Dört zamanlı motorlarda bir çevrim, krank milinin 720 derecelik dönüşü ile tamamlanır.
ÇİFT SALINCAKLI SÜSPANSİYON : Bilinen en eski süspansiyon sistemidir. Salıncaklı sistem, bağlı olduğu tekerleğe ideal sıkışma ve açılma olanağı vermekte ve kamber de yaylanmanın bu hareketinden çok az etkilenmektedir. Böylelikle gövdenin maksimum derecede yana yatması durumunda dahi dışarıda kalan tekerleğin yola dik bir açı ile basması sağlanır.
ÇOK AMAÇLI GRESLER : Lityum sabunlu greslerdir. Orta kıvamda, suya dayanıklı olduğundan aracın her yerinde kullanılabilir özelliğe sahiptir.
ÇOK LEVHALI KAVRAMA : Bir tür debriyaj kavrama şeklidir. Bu tür debriyajda, değişik işleten ve işleyen diskler kullanılmaktadır. Önemli olan her işleten diskin uygun yük miktarını işleyen disklere aktarması ve bütün işleyen disklerin dönüşlerine aksettirmesidir. Bu tür debriyaj, binek otomobilerin mekanik vites mekanizmalarında görülmemekle beraber otomatik vites mekanızmalarında ana unsuru oluştururlar.
ÇİFT ATEŞLEME : Silindir basina iki buji; hava yakit karisiminin daha iyi yanmasini saglar. Ayrica silindirdeki yanma mesafesini azaltarak sikistirmayi arttirir. Alfa romeo( Twin Spark) ve Mercedes bu sistemi kullanir.
D4 : Toyota'nın 4 silindirli benzin motorları için kullandığı kısaltma
D4D : Toyota'nın 4 silindirli dizel motorları için kullandığı kısaltma.
DATENBUS : Tum elektronik bilesenler birbirine baglanir. Dijital komutlar tek bir merkezden verilir. Mercedes CL'de uc adet bulunur. En hizlisi olan isik dalgasi ile 5.65 Megabaud'luk iletim mumkundur.
DE DION SİSTEMİ : De Dion sistemi sabit aks ile bağımsız süspansiyonun karmaşık bir birleşimidir. Sabit bir aks borusu tekerlekleri birbiine bağlar. Aynı zamanda dingil genişliği ile kanmber açısında meydana gelen değişiklikleri de kontrol eder. Yarım şaftlar, diferansiyel ve ana şaft ayrıca askıya alındığından, askılanmamış kütleler daha az olacağı için bu durum konforu arttırır.
DETENASYON : Karışımın buji tarafından ateşlenmesinden sonra yanmanın düzensiz olarak gerçekleşmesine detenasyon denir.
DEBRİYAJ : Manuel şanzımanı, otomatik şanzımanlardan ayıran en belirgin özellik debriyajdır. Debriyaj, motor ve manuel şanzıman arasında gücün iletilmesini sağlayan ayrılabilir bir bağlantıdır. Her şeyden önce debriyaj, çalışır halde olan motordan gelen torku başlangıçta statik halde duran şanzımanın ana şaftına kademeli olarak ileterek ilk hareketi sağlar. Aynı zamanda vitesler değiştirildiğinde güç akışının kesilmesi gerektiğinden debriyaj bu aşamada da gereklidir.
DEFLEKTÖR : Binek otomobillerde tekerleklerin çevresine, büyük tonajlı yük taşıyıcılarındaysa sürücü kabininin üstüne ve aerodinamiyi geliştirmesi açısında kapıların üst bölümlerine yerleştirilen plastik ya da metal parçalara deflektör adı verilir. Rüzgar direncini azaltan bu parçalar, hava akımını düzenlenmesine yardımcı olurlar.
DEĞİŞKEN SUPAP ZAMANLAMASI : Değişken supap zamanlaması, motor işletim sisteminin hangi devire göre hangi supap zamanlamasının kullanılacağını belirlemesi ve her devirde en verimli çalışmayı sağlamasıdır.
DEĞİŞKEN GEOMETRİLİ TURBO : Daha çok tercih edilen türbin geometrisi ya da değişken geometrili turbo (VTG) sisteminde egzoz manifoldundan gelen hava, salyangoz adı verilen gövde içerisindeki kanatçılarla pervanenin merkezine yönlendiriliyor. Salyangozda bulunan kanatçıklar motorun işletim sisteminden aldığı emir doğrultusunda yukarı veya aşağı hareket ediyor. Böylece alt devirlerde az miktardaki havanın, pervanenin dönüşünü hızlandırmasını ve düşük devirlerden itibaren turbonun güç ve tork üretmesini sağlıyor. Bu sistem su değirmenlerinde yaz aylarında su yolunu daraltarak çarkın daha yüksek basınçla çevrilmesine benziyor. Böylece kompresör sistemi gibi turbonun düşük devirlerde verimli olması hedefleniyor.
DI : Dizel ve benzinli motorlarda direkt enjeksiyon. Takit, direct olarak en iyi sekilde yanacagi yanma odasina gonderilir. Dizeldeki problem sert yanma sesi idi, Audi; mukemmel bir hava-yakit karisimi ile bunu azaltmayi basardi.
DİFERANSİYEL : Bir akstaki iki teker arasindaki devir dengesini saglar. Ozellikle virajlarda sol ve sag tekerler farklilik gosterdigi icin gereklidir.
DİFERANSİYEL KİLİDİ : Cekis saglayan tekerlerden birinin bosa donmesini onler ve daha iyi bir yol tutus saglar. En popüler olanı merkezi diferansiyel kilididir. Böylece tek tekerlekte çekiş kaybı olduğunda aracın ön veya arkadaki iki tekerleğinin çekişe devam etmesi sağlanmaktadır.
DIN : : (Deutsches Institut für normung)- Tüm ölçümlerde kullanilan Alman endüstri normu, 1 DIN= 1.12 SAE
DİNAMO : Mekanik enerjiyi elektrik enerjisine çevirerek lambaları yakan, aküyü şarj eden ve ateşleme sistemini çalıştıran bir elektrik sistemi parçasıdır.
DİNAMOMETRE : Dinamometre, motorun çıkış gücünü ölçen bir alettir.
DİNGİL MESAFESİ : Dingil mesafesi, ön tekerleklerin merkezi ile arka tekerleklerin merkezi arasındaki uzaklıktır.
DİOD : Transistörlü ateşleme sisteminde kullanılan parçalardır. Diodlar, bir voltaj rölesi gibi görev yaparak, transistörü aşırı voltajın etkisinden korurlar.
DİREKSİYON : Bir aracı istenilen tarafa yönlendirmek için ön tekerleklerin istikametini sağa veya sola değiştiren mekanizma.
DİREKSİYON DİŞLİLERİ : Direksiyon simidinin dönme hareketini doğrusal harekete çevirerek aracın ön tekerleklerine ileten, direksiyon milinin ucuna yerleştirilmiş olan dişlilerdir.
DİREKSİYON SİMİDİ : Aracı istenilen yöne çevirmeye yarayan, direksiyon milinin ucunda bulunan çember formunda olan bir parçadır.
DİSK BALATA : Disk balatalar, kaliperin içinde karşılıklı olarak yer alan ve frene basıldığı anda fren diskini iki yandan sıkıştırarak aracın yavaşlamasını veya durmasını sağlayan fren sistemi parçalarıdır. Bu süreçte aracın kinetik enerjisi, balata ve fren diski üzerinde ısı enerjisine dönüşür. Disk balata ve fren diski çok yüksek sıcaklıklara maruz kalırken, aynı zamanda sürtünmeden dolayı parça yüzeylerinde aşınmalar meydana gelir. Belirli bir kullanımdan sonra incelmeye başlayan disk balatalar yüzünden aracın frenleme performansı düşer. Bu nedenle belirli periyotlarda disk balataları yenileri ile değiştirmek gerekir. Balata değişimi mutlaka her iki tekerlekte de aynı zamanda yapılmalı ve daima kaliteli disk balatalar tercih edilmelidir.
DİSPERSAN KATKILAR : Bu katıklar, deterjan sayesinde motorun içinde çözülen pisliklerin etrafını sararak bunların, ateşleme odasına, supap odalarına, yağ kanallarına, filtre elemanlarına ve motor çeperine yapışmasını önler. Çok küçük parçalar halinde pisliğin yağ bünyesinde askıda kalması özelliği dispersan katığı sayesinde sağlanır.
DİSTRİBÜTÖR : Yüksek voltajlı akımı, motorun ateşleme sırasına göre bujilere dağıtan bir elektrik sistemi cihazıdır.
DİSTRİBÜTÖR KAPAĞI : Genellikle bakalitten imal edilen bir kapaktır. Kapak içinde, ateşleme bobininden gelen yüksek voltajın bujilere iletilebilmesi için motor silindir sayısı kadar eşit aralıklı madeni uçlar bulunmaktadır.
DİSTRİBÜTÖR TABLASI : Platin takımı ve kondansatörü üzerinde taşır. Mekanik avanslı distibütörde sabit olarak gövdeye bağlanmıştır.
DISTRONIC : Mercedes Benz'in mesafe takip radarlı akıllı hız sistemine verdiği isim. Elektronik takip sistemi. Sistem öndeki araçla olan mesafe tehlikeli sekilde azalinca motor gücünü azaltiyor yada fren yaparak aracı yavaşlatıyor.
DİŞLİ BOŞLUĞU : Birbirini döndüren iki dişlinin arasındaki boşluk.
DİŞLİ ORANI : Birbirini döndüren iki dişlinin veya milin dönme oranları.
DİŞLİLER : Bir milden diğerine dönme hareketini ileten, güç aktarımında kullanılan parçalardır.
DİŞLİ YAĞLARI : Hassas olarak işlenmiş dişli yüzeylerinde kullanılan yağlardır. Bu tür dişli yüzeylerinde korozyona ve yağın kalınlaşmasına neden olacak maddelerin meydana gelmememsi için dişli yağlarının stabiliteye sahip olmaları gerekmektedir.
DİYAGRAM VERİMİ : Endikatör diyagramından ölçülen işin, teorik çevrim diyagramından ölçülen iş oranına diyagram verimi denir.
DİZEL ÇEVRİMİ : Dizel motorlarda, havanın silindire emilerek sıkıştırılmasının ardından motorin pükürtülür. Sıkıştırılan havanın sıcaklığı ile motorinini tutuşması sağlanır. Dizel motorlarda bu şekilde gerçekleşen çalışma düzenine dizel çevrimi denir.
DONMA NOKTASI (YAKIT) : Yakıtın katılaştığı veya donduğu sıcaklık derecesine donma noktası denir.
DOT : Amerikan Taşımacılık Departmanının (US Departmant of Tarnsportation) fren hidrolik yağları için belirlemiş olduğu standartların kodu. Piyasada DOT3, DOT4, DOT5 olmak üzere üç çeşit hidrolik yağı satılmaktadır. Dot değeri arttıkça fren hidrolik yağının kaynama noktası yükselir ve ürünün kalitesi artar.
DOHC (Double Over Head Camshaft) : Üstten çift egsantrikli motor.
DÖNER PİSTONLU MOTOR (ROTARY-WANKEL MOTOR) : 1954 senesinde Felix Wankel tarafından geliştirilmiş bir motor türüdür. Bu motorda silindir geometrik elips biçimi şeklindedir. Bu motorun çalışma prensibi kısaca, yakıt odasına sahip blok içinde üçgen şeklinde bir döner pistonun dönerek, silindir içinde değişik yakıt hacimleri ve sıkıştırma oranları meydana getirmesidir. Günümüzde ağırlıklı olarak sadece Mazda tarafından devam ettirilen, geliştirilen ve uygulamaya konulan bu motor teknolojisi, Avrupa'da piyasadan kalkan RX-7'nin yerini alan RX-8'de kullanılıyor.
DÖRTLÜ KARBÜRATÖR : Dört boğazlı karbüratöre dörtlü karbüratör denir.
DÖRT ZAMANLI MOTOR : Dört zamanlı Otto motoru prensiplerine göre geliştirilmiş olan dört zamanlı çalışma sistemi olan motorlardır. Bu dört zamanı emme, sıkıştırma, iş (güç, yanma, genişleme) ve egzoz olarak sıralanır.
DSC : Elektronik Stabilite Proğramı ESP'nin BMW'deki adı. sistemidir.
DSP (Dynamic Shift program): : Sürücünün kullanim tarzina göre vites degisimini hizli yada konforlu yapan akilli otomatik sanziman.
DSTC : Volvo'nun ESP ve ASR ile birlikte çalışan Dynamic Stability and Traction Control yani Dinamik Stabilite ve Çekiş Kontrol Sistemine verdiği ad.
DUMMY : Çarpışma testlerinde otomobilde oturan, insan vucuduna benzeyen ve üzerinde birçok sensör bulunan plastik makete verilen isimdir. Gerçek çaprışmalarda insan vücudunda oluşabilecek yaralanma riskinin hesaplanmasına olanak ver
EBD-EBV : Elektronik fren gücü dagiticisi.
ECE : Economic Commission for Europe
ECOTEC : Opel’in ekonomi, ekoloji ve teknoloji anlamina gelen motoru.
EDC : Electronic Diesel Control: Enjeksiyonlu dizellerin elektronik kontrol sistemidir.
EDLS : Elektronik Diferansiyel Kilidi.
E-gaz : Gaz pedali ve motor arasindaki elektronik baglanti.
EHB : Daha gelisim asamasinda olan elektrohidrolik fren sistemi.
EMV : Arac elektroniginin elektro-manyetik alanlardaki davranisi. Yuksek gerilim alanlarindaki gercek davranis test edilir.
EPS (Elektro Power Steering) : Elektrik motorlu hidrolik direksiyon sistemi.
EON : Enhanced Other Network: oto-radyoda diger vericilerden alinan trafik bilgiler verilir.
ESP (Electronic Stability Program) : Elektronik savrulma önleyici sistem. Temel prensip, fren sisteminin aracın yönlendirilmesi amacıyla kullanılması üzerine kurulmuştur. Frenleme esnasında tekerleklerin kilitlenmesini önleyen Anti Blokaj Sistemi (ABS) ve kaygan zeminde aracın patinaj yapmasını engellyen Antipatinaj sistemi (TCS), ESP'nin belkemiğini oluşturan sistemlerdir. ESP paketi içinde yer alan direksiyona bağlı bir sensör, direksiyonun dönüş açısı ile aracın gidiş yönü arasındaki tutarlılığı kontrol eder. Eğer arada bir sapma bulunuyorsa ESP derhal devreye girerek öncelikle tekerleklere aktarılan motor gücünü azaltır. Bu şekilde araç kontrol altına alınamadığı taktirde ESP, aracı gidilmek istenen yönde tutmak için tekerlekleri birbirinden bağımsız olarak frenlemeye başlar ve bu süreç araç kontrol altında tutlacak duruma gelene kadar devam eder.
ETC : Elektronik Traksiyon Kontrolu
ETS : Elektronik Stabilite Sistemi. ASR ile iliskilidir
EURO NCAP : European New Car Assessment Programme kelimelerinin kısaltılması olan Euro NCAP, 1997 yılında kurulmuş olan, Avrupa'da üretilen birçok aracın çarpışma testlerini gerçekleştiren ve test sonuçlarına göre her araç için şu anda 5 yıldız üzerinden puanlama yapan bir kuruluştur.
FACE LIFT : Aracın dış görünüşünde yapılan tasarım rötuşu, makyaj.
FADING : Frenlemede fren balatalarının ısınması sonucu, fren mesafesinin uzamasına yol açan durum. Fren pedalına uygulanan basıncın artması ve fren pedal yolunun uzaması "fading"in yol açtığı öteki sorunlar arasında sayılabilir.
FAN : Bir motorda yakılan yakıtın ortalama yüzde 70'i ısıya çevrilir. Ortaya çıkan sıcaklığı düşürme görevi ise su soğutma sistemiyle birlikte fanın görevidir. Su soğutma sisteminin kullanıldığı modern araçlarda su, motorun sıcaklığını absorbe eder ve bu arada suyun kendisi de ısınır. Isınan suyun soğutulması görevi ise aracın en önündeki radyatör ve fanın görevidir. Isı belirli bir derecenin üstüne çıktığında elektronik beyin ya da termostat fanın çalışmasını sağlar, fan da radyatörden geçerken ısınan sudan transfer olan sıcaklığı dışarıya üfler.
FAR YIKAMA SİSTEMİ : Far yıkama sistemi, farların ön kısmına yerleştirilmiş su püskürtme memeleri sayesinde, çamurlu ve karlı havalarda suyu far camına püskürtüp camı temizleyerek sürücüye daha iyi görüş sağlar. Kimi modellerde far silecekleriyle de desteklenen bu sistemin ayrı bir su kabı ve elektrik motoru bulunabilir.
FREN ANA MERKEZ : Fren ana merkezi, araç sürücüsünün fren pedalı yardımıyla servo frene ve servo frende şiddeti yükseltilen mekanik kuvveti, hidrolik fren basıncına dönüştürerek, ana merkezin üzerindeki rezarvuarda bulunan fren hidrolik yağını, tekerleklerdeki sıkıştırma elemanlarına aktarır.
FİLAMAN : Ampul içerisinde bulunan ve elektrik verildiğide ısınarak ışık saçan tele filaman denir.
FIS : Surucu enformasyon display, eski adi yol bilgisayari. Geride birakilan mesafe, ortalama hiz, genel tuketim, dis sicaklik gibi ilginc veriler goruluyor.
FLOATING CAR DATA : Hareket eden araclarin gonderdigi veriler, telematik hesaplarina katilir.
FPS : Yangin önleme sistemi
FREN BORUSU : Fren boruları, fren hidrolik yağını ana merkezden alıp tekerleklerde yer alan fren elemanlarına aktarma görevini sağlayan parçalardır. Boru iç çapı genellikle 2.5 mm olup, dış çapı ise 4.5 mm'dir. Çelikten üretilen fren boruları çoğu zaman paslanmaya karşı plastik bir katmanla kaplanır.
FREN DİSKİ : Fren diski, araçların genellikle ön tekerlerine monte edilen ve disk yardımıyla frenleme esnasında sıkıştırılarak aracın yavaşlamasını veya durmasını sağlayan parçadır. Fren diskleri, günlük kullanım için dökme demir veya çelikten üretilir. Frenleme esnasında çok yüksek sıcaklılara maruz kalmaları nedeni ile diskin hızlı bir şekilde soğutulması büyük önem taşır.
FREN DİSKİ SİLME SİSTEMİ : Şiddetli yağmur yağdığında fren diskleri ince bir nem tabakası ile kaplanır. "Brake Disk Wiping", yani fren diski sile sistemi, bu durumda fren balatalarını belli aralıklarla çok kısa bir süreyle hafifçe disklere bastırmak suretiyle suyu tahliye edip gerektiğinde daha hızlı bir fren tepkisi almayı sağlar.
FREN GÜÇ DAĞILIMI : Tekerleklere aktarılan frenleme gücünün dağılımına fren güç dağılı denir. Araçlarda ön tekerleklere, arka tekerleklere kıyasla daha fazla frenleme gücü aktarılır.
FREN KALİPERİ : Disk balataların oturduğu döküm parçadır. Ana merkezden gelen hidrolik basıncın içinde bulunan hareketli pistonu itmesi sayesinde disk balatalarını sıkma sureti ile aracın yavaşlaması veya durması sağlanır. Aynı şekilde fren pedalı serbest bırakıldığında da otomatik olarak balatalar dikten ayrılır.
FREN SİSTEMİ : Aracın yavaşlaması veya durması için kullanılan sistemlerdir. Fren pedalına basıldığı zaman, araç sürücüsünün uyguladığı güç, servo fren yardımıyla arttırılarak fren ana merkeze aktarılır. Ana merkez üzerindeki rezervuarda bulunan fren hidrolik yağı, ana merkez üzerinden tekerleklee yakın olarak konumlandırılmış kaliperlere veya tekerlek silindirlerine akar. Bu sayede disk balatalar veya balatalı pabuçlar, tekerleklere monte edilmiş olan diskleri veya kampanaları sıkıştırarak aracın fren yapmasını sağlar.
FREN TAMBURU (KAMPANA) : Fren tamburu, kampanalı fren sistemi kullanılan araçlarda bulunur. Tekerlek ile direkt olarak bağlantılı olup, frenleme esnasında balatalı pabuçların sıkıştırması sonucunda aracın yavaşlamasını ve durmasını sağlar.
FREN TABLASI : Fren tablası, kampanalı fren sisteminde balatalı pabuç, teker silindiri, levye ve bağlantı yaylarının oluşturduğu platformdur.
FREN TEKER SİLİNDİRİ : Fren teker silindiri, kampanalı (tamburlu) fren sistemlerinde balatalı pabuçların kampanayı sıkıştırarak aracın frenlemesini sağlar.
FSI : Volkswagen grubu araçlarında kullanılan direkt benzin enjeksiyonlu motorları ifade eden teknoloji olan FSI'ın en büyük avantajı aynı hacimdeki başka bir motorla karşılaştırıldığında daha az yakıt tüketimiyle daha fazla güç sunabilmesidir.
GAZ JENERATÖRÜ : Hava yastiklarini saniyenin ondalik dilimleri içinde şişiren araçtir.
GAZ KELEBEĞİ : Karbüratör karışım boğazının alt kısmında bulunan yuvarlak bir disk. Ekseni etrafında dönerek silindirlere giden karışım miktarını arttırır veya azaltır.
GDI : Mitsubishi’nin “Direkt Enjeksiyonlu benzinli” motoru
GPS : Global Positioning System (Küresel Yer Belirleme Sistemi) kelimelerinin kısaltılmışı olan GPS, özellikle donanımında yer harita yardımı olan araçlarda kullanılmaktadır. Uydudan aracın dünyada o an bulunduğu yeri tespit eden GPS sistemli araç içi bilgisayar, buna göre araçta yüklü olan haritadan sürücüyü gitmek istediği yere yönlendirir.
GRIP : Yol tutuş'un ingilizcesi.
GT : İtalyanca Gran Turismo (Büyük Tur) kelşmelerinin kısaltılmışı olan GT, esas olarak sedan karoserde sportif özellikler barındıran araçlar için kullanılan bir terimdir.
HALDEX : Esas olarak fren ve süspansiyon sistemleriyle bilinen bir kuruluş olan Haldex, aynı zamanda dört tekerlekten çekiş ve hidrolik sistemleri de üretmektedir. Havalı fren ve süspansiyon sistemlerinde uzmanlaşmış olan Haldex, İsveç kökenli bir yan sanayi kuruluşudur.
HARDTOP : Metal tavanlı, B sütunu olmayan potomobillere verilen ad. Hardtop özellikli bir otomobil tavanının çıkarılabilmesi ya da içeri katlanabilmesi sayesinde cabrio görünümüne kavuşabilir.
HATCHBACK : Bagaj kısmı arka camla birleşik olan ve üzerinde stop lambalarını da barındıran otomobil tasarımı.
HAVA DEBİMETRESİ : Air Flow Meter: Hava debimetresinin içerisinde, hava akımının şiddetine göre hareket eden bir kapak bulunmaktadır. Bu kapağa bağlı bir potansiyometre, kapağın hareketine göre değişen elektrik akımını beyine iletir. Beyin, elde edilen verilere göre gerekli yakıt miktarının püskürtülmesini sağlar.
HAVA FİLTRESİ : Hava filtresi,motorun emdiği havanın içerisindeki toz partiküllerini süzerek motorun aşınmasını engeller. Kağıt kartuştan oluşan hava filtresi, süzem görevinin yanısıra emilen havanın sıcaklığının düzenlenmesi ve aynı zamanda emiş gürültüsünün de azaltılmasına yardımcı olur.
HAVA KANALCIKLI FREN DİSKİ : Fren diskleri frenleme esnasında çok yüksek derecede sıcaklıklara kadar ısınırlar. Özellikle performansı yüksek olan araçlarda kullanılan fren disklerinde bulunan hava kanalcıkları yüzeyin daha büyümesini ve kanalcıkların içinden hava akışını sağlayarak, diskin daha çabuk soğumasına olanak verirler.
HAVA KÜTLE ÖLÇER : Hava kütle ölçer, hava filteri ile manifold kelebeği arasında bulunur ve emilen havanın kütlesini ölçer. Platin telli ve platin filmli olmak üzere iki tip kütle ölçer vardır ve bunlar aynı prensibe göre çalışmaktadır. Bir sıcaklık sensörüne bağlanmış elektrikle ısıtılan ince tel veya film, debimetreden geçen havanın etkisiyle soğumaya başlar. Sıcaklık sensörü vasıtası ile havanın soğutma derecesi ölçülür ve bu veriler beyine gönderilir. Ölçülen havanın kütlesine göre beyin, gerekli yakıt miktarının enjektörleren silindire gönderilmesini sağlar.
HAVA YASTIĞI : Pasif güvenlik sistemi elemanlarından olan hava yastığı, belirli hız üzerinde gerçekleşen çarpışmalarda açılarak sürücü ve/veya yolcuların yaralanmasını engeller. Hava yastıklı araçlarda, aracın içindeki hava yastıklarının adedi ve konumuna göre, çeşitli sensörler bulunur. Ortalama 30 km/s ve üzerindeki çarpışmalarda, çarpmanın geldiği yöne göre hava yastıkları saliselerle ölçülen sürelerde açılır ve araç içindekileri olası yaralanmalardan korur.
HAVALI FREN SİSTEMİ : Havalı fren sistemlerinde, hava tankı içindeki sıkıştırılmış hava frenlemede kullanılır. Hava kanallarının içinden geçen sıkıştırılmış hava, 100 psi'ye kadar basınç sağlayarak özellikle büyük hacimli araçları frenlemede etki sağlar.
HC : Hidrokarbonlarin kimyasal kisaltmasidir. Atik gaz bulunmasi istenmez, bu yuzden katalizatorde temizlenmesi gerekir.
HDC : Hill Descent Control (Yokuş İniş Kontrolü) kelimelerinin kısaltılmışı olan ve genellikle 4*4 araçların donanımında bulunan HDC, yokuş aşağı inerken aracı belirli bir hızda sabitlemeyi sağlar. Böylece araç fren pedalı kullanılmasına gerek kalmaadn uzun yokuş aşağı yolları güvenle katedebilir.
HDI : High Pressure Direct Injection (Yüksek Basınçlı Direkt Enjeksiyon) kelimelerinin kısaltılmışı olan HDI, common rail teknolojisini kullanan dizel motorlar için Peugeot Citroen grubunun Ford ile ortaklaşa geliştirdiği, daha etkin yakıt kullanımı ve daha az emisyon sağlayan motor çeşididir.
HIBRID (HYBRID) : Bünyesinde iki ayrı kareket ettirici gücü barındıran araçlara verilen ad olan hibrid, daha çok üzerinde içten yanmalı bir motorla elektrikli başka bir motor bulunan araçlar için kullanılan bir terimdir. Elektrik motoru gücünü bataryalardan alırken, içten yanmalı motor dizel ya da benzin yakar. Hibrid araçlar belirli hızlara kadar elektrik motoru kullanırken belirli bir hızdan sonra daha fazla güç üreten benzinli ya da dizel motoru harekete geçirirler. Hibrid araçlar bu özellikleri dolayısıyla daha az yakıt tüketirken çevreye de daha az zaarlo gaz ve partikül yayarlar.
HYDROPNOMATİK : Karoserde çelik kollu süspansiyonlar yerine hidrolik kollarin kullanılması. Sadece Citroen tarafından kullanılmaktadır.
HİDROLİK DİREKSİYON : Az bir kuvvetle direksiyonun kolayca çevrilmesini sağlayan sistem. Sistemin motordan aldığı destekle sağladığı hidrolik basınç sürücünün direksiyonu kolaylıkla çevirmesine olanak vermektedir.
HILL HOLD CONTROL : Hill Hold Control, yani yokuş tutuş kontorl sistemi sayesinde, yokuştaki kalkışlarda aracın geriye doğru kayma sı önlenir. Burada fren sistemi, fren basıncını otomatik olarak sabit bir seviyede tutar ve sürücünün yeniden gaza basmasına kadar geçen sürede aracın geriye kayması önlenir.
HUD : (Heads-up Display). İlk olarak savaş uçaklarında kullanılan ve sürücünün yoldan gözünü ayırmadan araç hakkındaki bilgileri ön camadan alabilebileceği sistem. Sistem sahip olduğu projektör sayesinde transparan bir ekrana, yani ön cama gerekli bilgileri yansıtır.
I-DRIVE : BMW tarafından geliştirilen ve otomobillerdeki mevcut çok sayıdaki kontrol elemanını, orta konsoldaki bir joystick ve daha az sayıdaki düğmeyle değiştiren bilgisayar ağırlıklı sistem.
IMMOBILIZER : Bir aracın anahtarı kopya edilse dahi ya da anahtarsız herhangi bir şekilde çalıştırılmaya teşebbüs edilse bile bunu engelleyen sistem. Immobilizerli araçlarda aracın elektronik beyninin araç anahtarının içindeki mikro haberleşme aygıtıyla irtibata geçmesiyle araç çalıştırılabilir.
INÇKÜP (Cubic Inch) : Otomotiv sektöründe motor hacmini ölçmek için kullanılan inçküp, geçmiş yıllarda Amerika ve İngiltere'de Tercih edilen bir hacim birimiydi. Günümüzde bu ülkelerde de cc yani kübik santimetre (cubic centimetre) tercih edilmektedir. 1 inçküp 16.3870641 kübik santimetreye denk gelir.
INTERCOOLER : Intercooler sistemi turbo beslemeli araçlarda kullanılan bir sistemdir. Turboşarjörde hava sıkışırken aynı zamanda da ısınır. Aynı koşullar altında sıcak hava, soğuk havadan daha az yoğundur ve yüksek sıcaklık silindirlerin şarjına negatif etki yapar. Bu yüzden turboşarjör ve motor arasında bir intercooler kullanılır. İntercooler silindir şarj süresindeki verimi arttırır. Çünkü sıcaklığı düşürülerek daha yoğun hale getirilen hava ile yanma için silindirlere daha fazla oksijen sağlanır. Sonuç olarak daha fazla tork ve daha fazla güç elde edilir. Silindire giden havanın sıcaklığın düşürülmesi aynı zamanda silindirin sıkıştırma hareketi sonucunda üretilen sıcaklığı da düşürür, bunun da çeşitli avantajları vardır. Bu sayede daha yüksek ısıl verim ve dolayısıyla daha düşük yakıt tüketimi sağlanırken dizel araçlarda kurum oluşumunu azaltır. Ayrıca benzinli araçlarda vuruntuya meyil azaltılabilmektedir. Bunun dışında düşük yanma sıcaklığından dolayı egzoz gazı olarak çıkan azot oksit (NOx) miktarı da azalır. Intercooler, sıcaklığı düşürme işlemini havayı soğutarak veya ayrı bir soğutucu devre kullanarak yapar.
ISOFIX : Çeşitli bağlantı noktaları sayesinde arka koltuğa monte edilen ve bebeklerin ya da küçük yaştaki çocukların yanında birisi olmadan güvenlice seyahat etmesini sağlayan koltuk tipi.
IŞIK AKIMI : Isik kaynaginin gucunu belirler.
JIS : Japanese Industrial Standart (jis=din)
JENERATÖR : Akuyu doldurma ve akim yaratma gorevi vardir. Yaygin 12V'luk akulerin yaninda artan ihtiyaca gore 42V'luklar da seri uretime gecirilmek uzere. Krank mili start jeneratorleri ile uretilir.
KARE MOTOR : Strok ve silindir çapi esit motorlar.(Opel’in Ecotec’i)
KW : Kilowatt
KATALİTAZÖR : Egzost sisteminin parcalarindan biridir ve atik gazdaki zararli gazlarin azaltilmasini saglar. Yuksek isiya dayanikli celik yuvasinin icinde sayisiz monolit doku bulunur. Herbirinde ozel platin yuzeyler bulunur. Monolitlere alternatif olarak 0.5mm kalinliktaki metal folye de kullanilabilir.
KLİMA : Buzdolabi gibi calisir; Komprasor araciligi ile gaz maddesi basinc altina alinir, isinir ve sivilasir, sonra sogutulur. Buharlastiktan sonra hemen hizla sogutulur. Komprasor motoru icin yakit tuketimi hafif yukselir.
KOMPRESSOR : Amaci turbo ile aynidir. Fakat gücünü kayis yardimiyla motordan alir. Hava veya klimada sogutulacak maddeyi sikistiran pompadir. Jaguar, Mercedes ve diger ureticiler, kompresorleri motor gucunu arttirmak icin kullanir. Motor da kompresorun calismasi icin biraz daha fazla yakit tuketir.
KRYOGEN TANK : Eksi 253 dereceye kadar sivi hidrojenin korunmasini saglar. Cok iyi izole olmasi gerekir, aksi takdirde isi alimi ile yakit deposu kapasitesinin yuzde 2'si bir gunde kaybolur.
LANMDA SONDAJI : Atik gazdaki oksijen. Katalizatorun uygun calismasi icin onemlidir.
LED : (Ligtht Emitting Diode)LED elektrik akımı verildiğinde ışık saçan diyot olarak tarif edilebilir. LED günümüzde modern araçların sinyal ve stop lambalarında kullanılmaktadır. Ampul ile kıyaslandığında çok daha hızlı reaksiyon vermesi nedeni ile aracı arkadan takip eden sürücünün frenleme için daha hızlı davranmasına olanak verir.
LEV : (Low Emission Vehicle Standarts)LEV, ABD'nin Kaliforniya eyaletinde satılacak araçlar için emisyon değerlerini belirleyen standartlardır. Günümüzde ABD'nin başka eyaletleri tarafından da uygulanan bu standartlar, 2004 yılından itibaren yerini LEV II standartlarına bırakmıştır.
LİMİTÖR : Kompansatörle aynı fonksiyona hizmet eden parçadır. Fakat kompansatörden farkı aracın üzerindeki yükün dikkate alınmamasıdır.
LPG : (Liquified Petroleum Gas) LPG, basınç altında ya da belirli bir derecenin altında tutularak sıvı halde saklanabilir. Fiyatı benzine göre ucuz olan LPG'de daha az emisyon üreterek yüksek oktan değerlerine ulaşılırken, tüketim benzine göre daha fazladır. Günümüzde benzinli motorlar çeşitli işlemlerle LPG'li sistemlere çevrilebilmektedir.
LSD : (Limited Slip Differential - Sınırlı Kaydırmalı Diferansiyel) Özellikle virajlarda ve kaygan yolda otomobilin kaymasını önleyen ve normal diferansiyelden daha gelişmiş bir diferansiyel sistemi olan LSD standart diferansiyelden farklı olarak hızlanma ve yavaşlamada aracı kontrol eder.
MACPHERSON : MacPherson, helezon yayı ve darbe emicilerin alt traverse bağlanmasını sağlayan ve günümüzde yaygın olarak kullanılan bir süspansiyon sistemidir. İlk MacPherson'larda alt traversler yerine yanal bağ ve anti çapraz stabilizatörler bulunmaktaydı.
MARŞ MOTORU : İçten yanmalı motorlar ister benzin isterse dizel olsun ilk hareketlerini sağlamak için bir yardıma ihtiyaç duyarlar. Motorun tork üretebilmesi için önce motorun hareketini engelleyen dirençlerin yenilmesi için belirli bir momentum oluşturulmasına gerek vardır. Marş motoru, aracın motora yukarıda bahsedilen ilk hareketini verir. Marş motoru aküden aldığı elektrik enerjisini elektomanyetizma prensibine göre mekanik elektriğe çevirir. Oluşturulan bu mekanik enerji ile marş dişlisi üzerinden motorun volanı döndürülerek ihtiyaç duyulan ilk hareket sağlanır. MArş motoru üzerindeki marş otomatiği adlı komponent ise marş dişlisini volana doğru itme ve uzaklaştırma görevlerini yerine getirirken marş motorunda hareket enerjisi oluşturmak için aküden gelen gerekli akımı kumanda eder.
MARŞBİYE : Bir aracın karoserinin her iki yanındaki eşiğe verilen ad.
MAZOT FİLTRESİ : Mazot filtreleri,dizel enjeksiyonlu araçlarda yakıtın içindeki kirliliğin motora zarar vermeden süzülmesini sağlar.
MİKRO FİLTRE : Elekrostatik güç yüklü mikro filtre, havalandırma sisteminde boyutu 5 mikrona kadar olan polen ve toz parçalarını absorbe etme özelliğine sahiptir.
MOTOR BOĞULMASI : Enjektördeki ya da karbüratördeki herhangi bir arıza nedeniyle motora gerektiğinden fazla yakıt gitmesi, hava filtresinin tıkalı olması, yanlış karbüratör ayarı, jiklenin uzun süre çekili tutlması gibi birçok nedenden dolayı motora yeterli havanın gitmemesi nedeniyle yaşanan duruma verilen addır.
MPV : Çok amaçli araç.(Opel Zafira)
MPI : Cok noktali enjeksiyon. En uygun yakit yanmasi saglanir.
MONOKOK : Gövdenin şasi, motor ve süspansiyon sistemiyle birleştirilmiş haline verilen ad. Monokok gövdeli araçlarda, ağırlık dağılımı ve dayanıklılık üst seviyelerdedir ve üretim maliyetleri yüksektir.
MOTRONIC : Motronic sistemin amacı, hava ve yakıt beslemesini ve ateşleme işlemini elektronik olarak sürücünün isteğine uyarlamak ve optimize etmektir. Yeni sistem L-Jetronic ile elektronik ateşleme sisteminin birleşiminden oluşmuşturç Bu kumanda şekli önemli teknik avantaj sağlar. 25 yıl önce Motronic sistemi kullanılmaya başlamadan önce, yanıcı karışımın oluşumunu ve bujinin ateşleme kıvılcımının tetiklenmesini mekanik bir düzenek sağlıyordu. Bu düzenek yalnız yüksek yakıt tüketimine değil, ayrıca yüksek miktarda zararlı emisyonların da oluşmasına neden oluyordu. Günümüzde ise Motronic sistemi çok sayıdaki sensörden gelen verilerden yararlanarak her püskürtme ve ateşleme işlemi için en iyi değerleri hesaplar. Bu hesaplama ve kumanda adımı dakikada 6binden fazla defa gerçekleşir. Motronic'in çekirdeği, bir mikro işlemciden ve bellekten oluşan bir elektronik kumanda cihazıdır.
MOZ : Motor oktan sayisi. Farkli bir metot ilede ROZ hesaplanir. Yakitin yakma gucunu verir. MOZ, ROZ'dan biraz daha dusuktur.
MSR : (Motor Schleppmomenten Regelung) MSR modifikasyonu, Otomatik Stabilite Kontrol Sistemi (ASC) tarafından kontrol bir alt sistem olarak açıklanabilir. Zeminin gevşek ve kaygan olduğu durumlarda kayma ve sürüklenme eğilimini kontrol eden bu sistem ancak 20 km/s'nin üzerindeki hızlarda devreye girer.
NM (NEWTONMETRE) : Newtonmetre birimi, bir nesneyi 1 metre kareket ettirmek için kaç Newtonluk güce ihtiyaç duyulduğunun ölçümüdür. 1 Newton 100 grama eşittir. Nm motorlu araçlarda tork (döndürme gücü) birimi olarak kullanılır.
NAVİGASYON SİSTEMİ : Küresel yer belirleme sistemiyle (GPS) entegre çalışan navigasyon sistemi, bünyesine yüklenmiş harita sayesinde bulunduğu bölgeyi aracın sürücüsüne tam olarak bildirir. Genellikle konsolun ortasına yerleştirilen ve büyükçe bir ekrana sahip olan modern navigasyon sistemlerinde, sürücünün gideceği yeri sisteme girmesi durumunda en kısa yoldan en hızlı şekilde hedefe ulaşılabilir.
NIGHT VISION : (Gece Görüş Sitemi) Kızılötesi algılayıcılarıyla ya da ısıyı tespit edebilme yeteneğine sahip kameralı sensörlerle çalışan Night Vision yani gece görüş sitemi, havanın karanlık olduğu ve özellikle yolun yeterli aydınlatmaya sahip olmadığı durumlarda, sürücüleri engellere karşı uyarır. HUD (Heads-Up Display) sayesinde ön camın hemen altında da yolun gece görüşü kamerasıyla çekişmekte olan ayrı bir görüntüsü gecikmeksiz olarak sürücüye gösterilir.
NİTRO : Azot-metan (nitromethane) karışımı olan ve yaygın bilinen adıyla nitro olarak adlandırılan yakıt türü. Esas olarak benzinden daha az enerji veren nitro, patlamak için daha az havaya ihtiyaç duyduğundan daha performanslı bir yakıttıt. Her 14.7 birim hava karşılığında ancak 1 birim benzin yakılabilirken, her 1.7 birim hava için 1 birim nitro yeterlidir. Bu da benzine göre yanma odasına 8 kat fazla yakıt gönderilebilmesi anlamına gelir. Nitro'nun sonuç olarak sağladığı avantaj sadece kullanılan yakıtın değişmesiyle ortalama 2.5 kat daha fazla güç artışıdır.
Vanos : Bmw’nin degisken zamanli subap kontrol sistemli motoru.
VTEC : Honda’nin “degisken zamanli egsantrik mili kontrol sistemli” motoruna verdigi isim.
VVT-I : Toyota’nin “degisken zamanli subap kontrol sistemli” motoruna verdigi isim.
Yakit Hucreli Motor : Hidrojenin oksijenle tepkimeye girmesiyle elde edilen elektrigin elektrik motoru yardimiyla harakete dönüstürülmesi.
Yagmur Sensoru : Optik sensorler, on camin islandigini belirtir ve cam silecekleri calismaya baslar. Bu sirada varsa acilir tavanda kapanir
Yari Otomatik Sanziman : Debriyaj pedalinin olmadigi sanzimandir. Bu gorevi elektronik veya hidrolik pedal yapar, Gunumuzde bircok uretici bu sistemi kullaniyor. En son gelisimi ise Opel corsa'da kullanilan elektronik system Easytronik.
Yukleme basinci: : Bir turbo motorun havayi yanma odasina gangi basincla ittirdigini belirtir. Basinc ne kadar fazla ise, silindire o kadar fazla oksijen ve yakit gider. Guc de ayni oranda artar.